Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

 

Galatasaray Üniversitesi Halka İlişkiler ve Reklamcılık mezunuyum. 30 yaşındayım. D-Smart Spor’da üçüncü yılımı doldurdum.

 

Daha önce NBA TV, Doğuş Grubu bünyesindeyken üç sezon spiker olarak çalıştım. Ayrıca NBA Türkiye, Pivot Dergisi ve Batug.com'da yazarlık yaptım.

 

Birkaç güncel soruyla başlamak istiyorum...

 

Milli Takımımız 2015 Avrupa Şampiyonasında, Almanya İspanya, Sırbistan, İtalya ve İzlanda'yla aynı grup yer alıyor. Milli Takımımızın turnuvudaki şansını yorumlar mısınız?

 

Türkiye’nin milli oyuncu havuzu A takım seviyesinde çok zengin değil. Alt yaş gruplarından çok yetenekli oyuncular gelmesine rağmen, A takım seviyesinde sınırlı bir kadroya sahibiz.

 

Altyapıdan kazandırılacak oyuncularla daha iyi bir takım olabiliriz ama çok zor bir gruba düştük. İspanya ve Sırbistan zaten bizim üzerimizde bitirmesi muhtemel takımlar olcaktır. Almanya ve İtalya’yı da geçmek kolay olmayacaktır. Yani gruptan çıkamazsak şaşırmam.

 

Dediğim gibi milli takımımızda oyuncu grubundan yana büyük bir sıkıntı var. En başta da basketbol artık iyiden iyiye gardların belirlediği bir oyun oldu. En büyük zayıflıkta gard pozisyonunda.

 

Türk Takımlarının bu sene Euroleague’teki şansını değerlendirir misiniz?

 

Euroleague’te seviye eskiye oranla daha düşük. Panathinaikos ve Olympiakos eski gücünde değil. Real Madrid, Barcelona, CSKA Moscow eksiksiz takımlar değil.

 

Fenerbahçe Ülker bu takımlarla yarışabilecek seviyede bir kadroya sahip. Fenerbahçe Final Four’a kalırsa şaşırmam. Final Four’da ise tek maç üzerinden oynandığı için her türlü süprizin yaşanabilme ihtimali mevcut.

 

Anadolu Efes'e gelirsek, yazın transfer döneminde hatalar yaptıklarını düşünüyorum. Bunların en başlıcası delici bir gard alınmaması. Bugün basketbolda olmaması gereken eksik nedir diye sorarsan, penetre üzerinden oynayamamaktır. Efes’in bu özelliği çok sınırlı geliyor bana.

 

Bunun dışında Anadolu Efes elindeki kadrodan en iyi verim alan takımlardan, en iyi koç edilen takımlardan biri. Ama dediğim gibi penetre gücü bu kadar kısıtlı olan bir takımın belirli bir noktada tıkanacağını düşünüyorum.

 

Galatasaray'ı değerlendirdiğimizde ise;  son sekize kalabilirler, ancak Galatasaray’ın dezavantajı sezon ortasında tekrardan bir takım kurmak zorunda kalmaları. Gruptan çıkabilir ama ilerisi için bir şanslarının olduğunu düşünüyorum.                     

 

Obradoviç ve İvkoviç gibi koçların ülkemize gelmesinin Türk Basketbolunun ne gibi bir değişiklik yaratacaktır?

 

Türk basketbolunda bir iz bırakmaktan bahsediyorsak, bu uzun yıllar çalışmaları halinde gerçekleşebilcek bir durum. Bu kadar uzun çalışmak için bir motivasyonları, planları var mı, açıkcası bilmiyorum.

 

Avrupa’nın en büyük koçları da olsanız sihirli değnekle bir anda gelip, ülke basketbolundaki problemleri ortadan kaldıramıyorsunuz.

 

NBA'deki temsilcilerimizin performanslarını değerlendirir misiniz?

 

Enes iyi bir alçak post oyuncusu. Hücumda istenen katkıyı verse de, işin savunma kısmını geliştiremedi.

 

Bugünün NBA’inde, pota altı oyuncularının en azından çember savunmasında zayıflık yaratmamasına çok dikkat ediliyor. Sadece ribaund almak yetmiyor savunmada kısmında.Enes, her ne kadar dakikasını ve istatistiklerini arttırsa da çok sağlam bir yer edinemedi gibi geliyor Utah'ta.

 

Ersan İlyasova'dan bahsedersek, daha sağlam bir pivota, iyi delici gardlara sahip, kadrosu istiktikrarlı ve tecrübeli bir takımda çok daha değerli bir parça olabilirdi, şütor 4 numara olarak. Çünkü Ersan tipi oyuncuların değeri çok artıyor NBA'de.

 

Furkan, sezon ortasında bir takıma katılması ve NBA 'in en düzensiz, en dağınık takımlarından birinde olmasına rağmen yine de katkı veriyor.

 

Furkan'ın tek dezavantajı Nerlens Noel ve Joel Embiid'in Furkan'la aynı pozisyonda oynuyor olmaları. Furkan, Philadelphia'da devam etmeyebilir ama kendini gösterip başka bir takıma takas olabilir. Sonuçta Furkan gibi hareketli olabilecek ve ribaund alabilecek uzunlar her zaman değerlidir.

 

Ömer Aşık'a değindiğimizde, hucüm açısından her ne kadar üst düzey bir katkı veremese de savunma kısmını çok iyi yapan bir oyuncu. Ömer'in şansızlığı ise Anthony Davis öyle bir oyuncu ki, Ömer, savunmayı ne kadar toplarsa toparlasın krediyi öncelikle Anthony Davis alıyor.

 

Hidayet Türkoğlu ise artık kariyerinin sonunda zaten. Güzel bir NBA kariyeri oldu.

 

İyi bir Los Angeles Lakers taraftarı olduğunuzu biliyoruz. LA Lakers’ın ve Kobe Bryant’ın bu seneki performansı hakkında ne düşünüyorsunuz?

 

LA Lakers'ın bu sezonki kadrosundan daha fazlası beklenemez.   

Öngürülebilir bir durumdu bu.

 

Sezon başında Kobe'nin şut atma ve fazla yük taşıma ısrarcılığı gereksizdi. Kobe kendine çok fazla güvenen bir isim. Bu kadar büyük kariyer yapmasında bu güven önemli bir özellikti. Ama bu güven, Kobe'nin kendini çok fazla zorlamasına neden oluyor.

 

Nitekim bugün gelinen noktada Kobe, 2 maç üst üste oynayamıyor. Hatta Kobe'nin All–Star arasının ardından, Lakers'ın da iddalı olmayışı göz önüne alınarak, oynatılmaması gündemde.

 

Kobe bu konuda inatçılık etmese, son 5-6 maçta takındığı takım oyuncusu tavrını daha önce takınmış olsa hem kendi performansı hem de Lakers'ın başarısı için daha iyi olurdu.

 

Phil Jackson New York Knicks'te başkanlığa getirildi. Beklentiler büyük olmasına rağmen büyük hayalkırıklığı bu zamana kadar yaratmakta. Sizce New York 43 senedir hasret olduğu şampiyonluğa, Phil Jackson'ın önderliğinde ulaşabilir mi?

 

New York Knicks'in en büyük tuhaflıklarından biri, Türk Takımı gibi başkanın falan olaya çok karışması idi. Phil Jackson bunu bloke eder, oraya stabilite kazandırır.

 

Yalnız Phil Jackson'ın başarılar kazandığı dönemdeki basketbolun değişti. Artık üçgen hücumun çok geçerli olmadığını düşünüyorum. Koç tercihini üçgen hücum üzerinde Derek Fischer'la yaptı. Keza onun yanına eski yardımcılarını da yerleştirdi. Bu eskide kalma hali , zaman kaybettirir mi bilmiyorum.

 

Ama New York Knicks şu anki sorunu oyuncularla alakalı. New York üçgen hücum oynadı diye bu halde kimse diyemez. Mesela J.R Smith'ten, Iman Shumpert'ten kurtulması Phil Jackson'ın doğru yolda olduğunun bir göstergesi.

 

Lebron James’in Cleveland Cavaliers’la dönüşünün ardından şampiyonluk şansını nasıl görüyorsunuz? Doğu yakasında bu sezon hangi takımları şanslı görüyorsunuz?

 

Bu sene yok gibi gözüküyor. Şu anki oyuncu kalitesiyle şampiyon olabilecekleri düşünmüyorum.

 

Geçen sene Miami örneğinde de gözüktü; benchiniz kötüyse, tamamlayıcı oyuncularınız kötüyse, pota altınız yoksa başarılı olamıyorsunuz.

 

Doğu'da şampiyonluk adayım ise Chicago Bulls ama Atlanta Hawks'ı da yabana atmamak gerek.

 

Rajon Rondo’nun Dallas Mavericks’le anlaşmasıyla birlikte Batı yakası ve NBA şampiyonluğundaki dengeler değişir mi? Yorumlar mısınız?

 

Rondo'nun teknik olarak Dallas Mavericks'in oyununa çok uygun bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Dallas'ta Monta Ellis hücumda penetre üzerinden oynayan bir oyuncu. Onun yanındaki point guardın şut atabilme özelliğine sahip olması gerekiyor. Dallas ise o pozisyona NBA'in en şut atamayan gardını getirdi.

 

Batı'da bu seneki şampiyonluk adaylarım Golden State Warriors ve SA Spurs.

 

Kadro olarak OKC Thunder çok kaliteli oyunculara sahip ama koçları Scott Brooks'la başarılı olma şanslarının çok zor olduğunu düşünüyorum.

 

All-Star maçı yaklaşıyor. Batı ve Doğu takımında ilk 5 tercihlerinizi hangi oyunculardan seçerdiniz?

 

Batı All-Star: Stephen Curry, James Harden, Anthony Davis, Kevin Durant, Marc Gasol

 

Doğu All-Star: Kyle Lowry, Jeff Teague, Pau Gasol, Lebron James, Paul Millsap

 

ORKUN ÇOLAKOĞLU'NUN NBA YARI SEZON ÖDÜLLERİ

 

En Değerli Oyuncu: Anthony Davis

Yılın Çaylağı: Nikola Mirotic

Yılın Koçu: Mike Budenholzer

Yılın Savunmacısı: Marc Gasol

Yılın 6. Adamı: Jamal Crawford

En Çok Gelişme Kaydeden Oyuncu: Jimmy Butler